Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi

5 Şubat 2024 tarihinde TBMM Başkanlığı’na sunulan “Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” sağlık alanında birçok yeni düzenleme içerse de aynı zamanda hekimler adına birçok aleyhe düzenleme de içermektedir.

İlgili Kanun teklifi biz Hekimler aleyhine getirilmeye çalışılan düzenlemeler içerdiğinden, bu düzenlemelerin tespit edilerek düzenlemeler hakkında Sendikamız tarafından açıklama yapılması zorunluluğu doğmuştur.

ALEYHE DEĞİŞİKLİKLER

1.) Disiplin Cezası Verilmesi Halinde Ek Ödemede Kesinti Yapılmasına İlişkin;

Madde 15 Teklif:

4/1/1961 tarihli ve 209 sayılı Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurumları ile Esenlendirme (Rehabilitasyon) Tesislerine Verilecek Döner Sermaye Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş, ikinci fıkrasının birinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiş, dokuzuncu fıkrasında yer alan “% 65’ine kadar tutar” ibaresi “%85’ine kadar tutar herhangi bir vergi veya kesinti yapılmaksızın” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Sağlık kurum ve kuruluşlarında tahakkuk, verimlilik, hasta ve çalışan memnuniyeti, hizmeti elde etme maliyeti gibi faktörlere göre sağlık tesisinin dağıtabileceği miktar üzerinden bu maddede düzenlenmiş olan esaslar çerçevesinde; personelin unvanı, yürüttüğü görevin türü, özellik arz eden riskli bölümlerde çalışma ve süresi, yapılan tıbbî işlemlerin nitelik ve sayısı, araştırma faaliyetlerine, uzmanlık eğitimine ve hizmet içi eğitime katılımı, mesai içinde ve dışında yapılan çalışmalar ve süresi, muayene, ameliyat, anestezi ve girişimsel işlemlerin niteliği, sayısı ve güçlüğüne ilişkin teknik konular, hizmete katkı ve performans gibi değişkenlik arz eden hususlar ile personelin ödüllendirilerek motivasyonunun artırılması amacıyla yapılacak ek ödeme, görevlendirme hâlinde ek ödemenin yapılacağı sağlık kurum veya kuruluşu, inceleme heyetlerinin oluşumu, çalışma usul ve esasları ile konuyla ilgili diğer hususlar Hazine ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.” “Bu cümlede yer alan yüzde 850 ve yüzde 950 oranları, tıpta uzmanlık mevzuatına göre yan dal uzmanlığı bulunanlar için yüzde 1050 ve yüzde 1150 şeklinde uygulanır.” “Personele ödüllendirilerek motivasyonunun artırılması amacıyla kadro veya pozisyon unvan, hizmet sınıfı, eğitim durumu ve fiilen çalışılan gün sayısı gibi kriterler esas alınarak ek ödeme yapılır. Bu ödemenin yapılabilmesi için disiplin cezası almamış veya sözleşmede belirtilen yükümlülüklerin haklı bir nedene dayanmaksızın ihlali nedeniyle ikaz edilmemiş olmak gerekir. Ödüllendirilerek motivasyonunun artırılması amacıyla yapılan ek ödeme; uyarma cezası alanlara bir ek ödeme dönemi, kınama cezası alanlara iki ek ödeme dönemi, aylıktan kesme ya da kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanlara üç ek ödeme dönemi süresince yapılmaz. Bu hüküm, 3359 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesi kapsamındaki öğretim elemanları ve diğer personel için sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirilmemesi nedeniyle, savunması alınmak kaydıyla, bir sözleşme döneminde yazılı olarak; hastane koordinasyon kurulu tarafından bir kez ikaz edilenlere bir ek ödeme dönemi, iki kez ikaz edilenlere iki ek ödeme dönemi, üç kez ikaz edilenlere üç ek ödeme dönemi ödeme yapılmaması şeklinde uygulanır.”

Madde 15 Gerekçe:

Anayasa Mahkemesinin 13/9/2023 tarihli ve E.2022/102, K.2023/154 sayılı karan ile 16/6/2022 tarihli ve 7411 sayılı Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 3 üncü maddesiyle 209 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının değiştirilen üçüncü cümlesinde yer alan “disiplin durumu,” ve “yönetmelikle” ibarelerinin ve bu ibarelerin iptali nedeniyle uygulanamaz hale gelen cümlenin tamamının iptaline ve kararın Resmî Gazete ‘de yayımlandığı 27/10/2023 tarihinden başlayarak dokuz ay sonra (27/7/2024 tarihinde) yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. Madde ile iptal kararının gerekçesi de dikkate alınarak düzenleme yapılmaktadır. Ayrıca 5 inci maddenin onuncu fıkrasının son cümlesi ile 3359 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesi kapsamındaki öğretim elemanların ve diğer personel hakkında uygulanacak ikaz öncesinde savunma alınacağı öngörülmektedir.

Madde 15  Yorum:

209 sayılı Kanun’un 5. maddesine eklenen hükümler ile uyarma cezası alanlara bir ek ödeme dönemi, kınama cezası alanlara iki ek ödeme dönemi, aylıktan kesme ya da kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanlara üç ek ödeme dönemi, afiliye hastanelerde görev yapan öğretim elemanlarında ise bir kez ikaz edilenlere bir ek ödeme dönemi, iki kez ikaz edilenlere iki ek ödeme dönemi, üç kez ikaz edilenlere üç ek ödeme dönemi taban ödeme yapılmayacağı düzenlemesi getirilmiştir. İlgili Kanun teklifinin yasalaşması durumunda, disiplin cezalarında ek ödeme kesintisi yapılamayacağını öngören Anayasa Mahkemesinin 13/9/2023 tarihli ve E.2022/102, K.2023/154 sayılı karan işlevsiz kalacak ve disiplin cezası alınması durumunda ek ödemede kesinti yapılmaya devam edilecektir. İptal edilen hükümler kanun maddesine eklenmek istenmektedir. Ayrıca ilgili düzenlemenin yürürlüğe girmesiyle birlikte aynı fiile ilişkin hep disiplin cezası verilecek olup, hem de ek ödeme kesinti yapılmasıyla birlikte disiplin cezası alan kişi aynı fiil sebebiyle adeta iki defa cezalandırılmaya devam edilecektir.

2.) Sözleşmenin Feshine İlişkin;

Madde 18 Teklif :

7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun ek 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve dokuzuncu fıkrasının ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. “Birlikte kullanıma konu sağlık tesisleri için bu maddede belirtilen esaslar çerçevesinde birden fazla üniversite ile de protokol yapılabilir. Birlikte kullanımdaki hastane tarafından üniversitenin tıp ve diş hekimliği fakültesi öğretim elemanları ile ilgili fakülte dekanının görüşü alınarak, eğitim ve araştırma faaliyetlerinin yürütülmesi ile sağlık hizmeti sunumu için iki yıl süreli ayrı ayrı sözleşme imzalanabilir. Ayrıca tıp ve diş hekimliği fakültesi kadrosunda bulunan öğretim elemanı dışındaki diğer personelle ve bu fakültelerin dışındaki üniversite personeli ile de ilgili fakülte dekanının görüşü alınarak sözleşme yapılabilir. Öğretim elemanlarına Bakanlıkça ek ödeme yapılabilmesi için hizmet sözleşmesi akdedilmesi şarttır. Bu sözleşmelerde, sunulacak hizmetin niteliği, performans hedefleri ve süresi yer alır. Öğretim elemanlarıyla yapılan sözleşmelerde mezuniyet öncesi ve mezuniyet sonrası eğitim ile bilimsel çalışmalara ilişkin yetki ve sorumluluklar ayrıca belirtilir. Öğretim elemanının; a) Bu statüyü kazanma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya görevi sırasında şartlardan herhangi birini kaybetmesi, b) Kamu görevinden veya üniversite öğretim mesleğinden çıkarma cezası alması ya da yükseköğretim kurumu kadrosundan çekilmesi, çekilmiş sayılması, emekliye ayrılması, c) Gözaltına alınma, tutukluluk ve hükümlülük gibi sebeplerle görevden uzak kaldığı sürenin altmış günü geçmesi, ç) Sözleşmedeki yükümlülüklerin haklı bir nedene dayanmaksızın yerine getirilmemesi nedeniyle, savunması alınmak kaydıyla, bir sözleşme döneminde üç kez yazılı olarak hastane koordinasyon kurulunca ikaz edilmesi, halinde sözleşme feshedilir. Sözleşmesi feshedilen veya yenilenmeyen öğretim elemanlarının sağlık tesisindeki görevi sona erer. Sözleşmenin (a) ve (b) bendindeki hâller dışında feshi veya süresinin sona ermesi hâlinde öğretim elemanı, üniversitenin Bakanlıkla birlikte kullanım protokolü imzaladığı diğer sağlık tesisleriyle yeniden sözleşme yapabilir.” “Ancak birlikte kullanılan eğitim ve araştırma hastanelerinde görev yapan personelin sözleşme kapsamında yerine getirmekle yükümlü oldukları eğitim ve sağlık hizmetleriyle sınırlı olarak; ilgili mevzuatı çerçevesinde disiplin cezası verilmesi gereken fiiller ile bu fiillere karşılık gelen disiplin cezası hastane koordinasyon kurulunca tespit edilir. Bu karar, gereğinin ifası için ilgili mercie bildirilir.”

Madde 18 Gerekçe:

Maddeyle, öğretim elemanları ile akdedilecek sözleşmenin konusuna ve feshedileceği hallere açıklık kazandırılmaktadır. Diğer yandan birlikte kullanılan hastanelerde sözleşme akdedilerek istihdam olunan akademik personelin bu kapsamdaki disipline aykırı fiillerinin hastane koordinasyon kurulunca tespit edilmesi öngörülmektedir. Hastane koordinasyon kurulunun kesin ve yürütülebilir idari işlem mahiyetinde olmayan söz konusu tespit kararı doğrudan disiplin cezası niteliği kazanmamakta ve disiplin amiri sıfatını haiz ilgili mercie bildirim gerçekleştirilmektedir. Böylelikle Anayasa Mahkemesinin 1/6/2023 tarihli ve E:2021/5; K:2023/109 sayılı kararıyla uyumlu olarak disiplin işlemleri başhekim tarafından değil ilgili disiplin amirince tesis edilecektir. Bununla birlikte mezkur merci söz konusu tespit kararıyla bağlı kalmaksızın disiplin işlemi tesis edilebilecektir. Bu kapsamda akademik özerklik ve bilim hürriyetinin ihlal edilmemesi amaçlanmaktadır.

Madde 18 Yorum:

Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 9. maddesinde yapılan değişiklikler ile Sağlık Bakanlığı ve Üniversitelerin birlikte kullanımında olan afiliye hastanelerde görev yapan öğretim elemanlarının sözleşme süresi 3 yıldan 2 yıla indirilmiş, sözleşmeli öğretim elemanlarının 1 sözleşme döneminde 3 kez yazılı olarak ikaz edilmeleri halinde sözleşmenin fesih edileceği düzenlemesi getirilmiş ve disiplin cezasını gerektiren haller ile bu hallerde uygulanacak disiplin cezalarına ilişkin hastane koordinasyon kurulu yetkili kılınmıştır. Öncelikle, yapılan değişik aynı fiil sebebiyle hem yazılı ikaz hem de Uyarma, Kınama vb. bir disiplin cezasının uygulanmasına, başka bir deyişle tek bir fiil sebebiyle 2 disiplin cezası verilmesine imkan sağlamaktadır. Ayrıca, taban ödeme kesintilerine ilişkin 209 sayılı Kanun’un 5. maddesine eklenen hükümler ile birlikte değerlendirildiğinde; hastane koordinasyon kurullarına verilen yetkinin keyfi ve hukuka aykırı sonuçlar doğurma ihtimalinin oldukça yüksek olduğu görülmektedir. Bu kurulların yetkilerinin ilgili Kanunlar uyarınca yasal bir çerçeveye oturtulması gerekmektedir.

3.) Geçici Görevlendirmelere İlişkin;

Madde 23 Teklif :

4924 sayılı Kanunun 3’üncü maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir. “Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından birimler itibariyle vize edilmiş pozisyonlarda istihdam edilecek personel; pozisyonunun tahsis edildiği yer dışındaki birimlerde sürekli olarak görevlendirilemez ve çalıştırılamaz. Ancak sözleşmeli personel; a) Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının harekât ve benzeri ihtiyaçları ile genel hayatı etkileyen afet, salgın hastalık durumlarında, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde yurt içi ve yurt dışında her takvim yılı için iki aya kadar, b) Hizmet içi eğitim faaliyetleri kapsamında her takvim yılı için bir aya kadar, pozisyonunun tahsis edildiği yer dışındaki birimlerde geçici olarak görevlendirilebilir.” “657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/A maddesine tabi kadroda görev yapmakta iken, sözleşmeli statüye geçişi yapılan sözleşmeli personel kendisinin sözleşmeyi feshetmesi veya Bakanlıkça sözleşmesinin feshedilmesi halinde fesih tarihinden itibaren on iş günü içerisinde kadrosunun bulunduğu yerde göreve başlamak zorundadır. On iş günü içerisinde kadrosunun bulunduğu yere dönmeyenler hakkında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94’üncü maddesine göre işlem yapılır.”

Madde 23 Gerekçe:

Maddeyle, sözleşmeli personelin; harekat, genel hayatı etkileyen afet, salgın hastalık, olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde geçici olarak görevlendirilebileceği süre yeniden düzenlenmektedir. Bu doğrultuda sağlık hizmetlerinin kesintisiz olarak icrası amaçlanmaktadır.

Madde 23 Yorum:

4924 sayılı Kanun’un 3. maddesinde yapılan değişiklik ile 4924 sayılı Kanun’a tabi sözleşmeli sağlık çalışanlarının harekât, salgınla mücadele vb. ihtiyaçlar kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ile Sahil Güvenlik Komutanlığı emrine geçici olarak görevlendirilebilmesinin önü açılmıştır.
4924 sayılı Kanun’un amacı, eleman temininde güçlük çekilen yerlerde ve hizmet dallarında sağlık hizmetlerinin etkili ve verimli bir şekilde yürütülebilmesini temin etmektir. Eleman temininde yaşanan güçlük sebebiyle, belirli bir pozisyona sözleşmeli olarak istihdam edilen bir hekimin istihdam edildiği pozisyon dışında bir yerde görevlendirilmesi 4924 sayılı Kanun’un amacına açıkça aykırıdır.

Ayrıca, Sağlık Bakanlığı’nın mevcut uygulamaları, Kanun değişikliğinde yer alan “harekât, salgınla mücadele vb. ihtiyaçlar” kapsamının dışına çıkılacağı ve sözleşmeli hekimlerin Kanun’da sayılan koşullar oluşmaksızın Türk Silahlı Kuvvetleri emrine görevlendirileceği endişesini yaratmaktadır.

4.) Sözleşmeli Personelde Sözleşmenin Disiplin Cezası ile Feshine İlişkin:

Madde 24 Teklif:

4924 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralan aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Sözleşmeli personele uygulanacak disiplin cezalan hakkında bu Kanunda yer alan hükümler dışmda, 657 sayılı Devlet Memurlan Kanununun ilgili maddelerine göre işlem yapılır. Aylıktan kesme cezası, sözleşmeli personelin brüt ücretinin 1/30-1/8 arasında kesinti yapılması; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, sözleşmeli personelin ücretinin belirlenmesinde esas alınan kıdem süresinde indirim yapılması; Devlet memurluğundan çıkarma cezası ise sözleşmenin feshedilmesi suretiyle uygulanır ve bu kişilerin memuriyet ile ilişikleri kesilir. Bir sözleşme döneminde toplam altı ay ve üzerinde ek ödeme kesintisi yapılan personelin mevcut sözleşmeleri feshedilir. Sözleşmeli personele disiplin cezalarının uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.” “Devlet memuru olarak çalışmaktayken bu Kanun çerçevesinde sözleşmeli personel statüsüne geçenler, sözleşmelerinin Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla sona ermemiş olması kaydıyla sözleşmelerinin bitiminde istekleri halinde 657 sayılı Kanunun ilgili hükümlerine göre söz konusu statüye geçerken çalıştıkları ildeki Bakanlığa ait boş Devlet memurluğu kadrolarına; bu ilde durumlarına uygun kadro bulunmaması halinde Bakanlığın uygun göreceği ildeki Bakanlığa ait boş Devlet memurluğu kadrolarına naklen atanırlar.”

Madde 24 Gerekçe:

Sözleşmeli personelin disiplin cezasına esas teşkil eden fiilleri alışkanlık haline getirmeleri sağlık kamu hizmetini ve halk sağlığının korunmasını sekteye uğratmaktadır. Maddeyle, halk sağlığının korunması ve kamu hizmetinin sürekliliği amaçlanmaktadır.

Madde 24 Yorum:

24. madde ile 4924 sayılı Kanun’un 9 uncu maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik getiren “Bir sözleşme döneminde toplam altı ay ve üzerinde ek ödeme kesintisi yapılan personelin mevcut sözleşmeleri feshedilir.” Hükmü usule ve hakkaniyete açıkça aykırıdır. Disiplin cezalarının hüküm verildiği anda idare tarafından tek taraflı olarak uygulanabilir olması ve bu kararların uygulanması halinde sözleşmenin feshi sonucu doğurması sözleşmeli personel açısından telafisi mümkün olmayan zararlar doğuracaktır.

5.) Aile Hekimlerinde Sözleşmenin Disiplin Cezası ile Feshine İlişkin:

Madde 25 Teklif:

24/11/2004 tarihli ve 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununun 3 üncü maddesinin on üçüncü fıkrasına aşağıdaki cümleler eklenmiştir. “Sözleşme ile çalıştırılan aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarına, halk sağlığının geliştirilmesine destek olmalarını, halkın birinci basamak sağlık hizmetlerine erişimlerini kolaylaştırmalarını ve düzenli hizmet sunmalarını teminen ödüllendirilmeleri ve motivasyonlarının artırılması amacıyla destek ödemesi yapılır. Bu ödeme, uyarma cezası alanlara bir ay, kınama cezası alanlara iki ay, aylıktan kesme ya da kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanlara üç ay süresince yapılmaz. Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarına bir sözleşme döneminde toplam altı ay ve üzerinde ödeme kesintisini gerektirir disiplin cezası verilmesi halinde aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının mevcut sözleşmeleri feshedilir.”

Madde 25 Gerekçe:

Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının disiplin cezasına esas teşkil eden fiilleri alışkanlık haline getirmeleri sağlık kamu hizmetini ve halk sağlığının korunmasını sekteye uğratmaktadır. Maddeyle, halk sağlığının korunması ve kamu hizmetinin sürekliliği amaçlanmaktadır.

Madde 25 Yorum:

25. madde ile Aile Hekimliği Kanunu’nun 3’üncü maddesinin 13. fıkrasına eklenen destek ödemesi yapılan hizmetin karşılığı olup, cezai müeyyideye bağlı olarak kesilmesi mümkün değildir. Ayrıca disiplin cezalarının hüküm verildiği anda idare tarafından tek taraflı olarak uygulanabilir olması ve bu kararların uygulanması halinde sözleşmenin feshi sonucu doğurması aile hekimleri açısında telafisi mümkün olmayan zararlar doğuracaktır. İşbu hükmün kabul edilmesi mümkün değildir.

6.) Hastane Koordinasyon Kurulu Kurulmasına İlişkin:

Madde 26 Teklif:

11/10/2011 tarihli ve 663 sayılı Sağlık Alanında Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin mülga 25/A maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. “Hastane koordinasyon kurulu ve görevleri MADDE 25/A- (1) Hastane hizmetlerinin düzenli, etkin ve verimli yürütülmesini teminen hizmet birimleri arasında koordinasyonu sağlamak üzere hastane koordinasyon kurulu kurulur. Hastane koordinasyon kurulu, başhekimin başkanlığında: a) Hastane gelişim planlarım onaylar, uygulamasını takip ve koordine eder. b) 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun ek 9 uncu maddesi kapsamında sözleşme imzalanan personelin sözleşmede belirtilen yükümlülüklerinin yerine getirilmesini takip ve gerektiğinde sözleşmenin feshine esas olmak üzere ikaz eder ve disiplin cezası verilmesi gereken halleri tespit eder. c) İlgili mevzuatta verilen diğer görevleri yerine getirir. (2) En az üç en fazla yedi üyeden oluşan Kurulun; teşkil olacağı hastanelere ilişkin esaslar, karar ve toplanma yeter sayılan, üyelerinin nitelikleri, çalışma usul ve esasları ile sekretaryası Sağlık Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.”

Madde 26 Gerekçe:

Anayasa Mahkemesi’nin 18/10/2023 tarihli ve 32343 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1/6/2023 tarihli ve E.2021/5, K.2023/109 sayılı kararı ile akademik ve bilimsel özerklik esaslarına göre üniversite kadrolarından istihdam edilen öğretim elemanlarının bilim ve sanat hürriyetiyle daha yakın ilişkide bulunduğu ve hakkın korunmasında hürriyet lehine dengeleme yapılması gerektiği öngörülmüştür. Maddeyle, kurul olarak tesis edilen ve kendine özgü bir yapıyı haiz olan hastane koordinasyon kurulu oluşturulmuş ve mezkûr kurul disiplin cezası gerektiren fiilleri tespit etmek ve bildirmekle yetkilendirilmiştir. Bu kapsamda Anayasa Mahkemesinin mezkûr kararıyla uyumlu olarak akademik ve bilimsel özerklik azami ölçüde korunmuştur. Ayrıca birlikte kullanım kapsamındaki hastanelerde, hastane hizmetlerinin düzenli, etkin ve verimli yürütülmesini teminen hizmet birimleri arasında koordinasyonun sağlanması görevi kurulun görevleri arasında sayılmıştır. Maddeyle, kurumlararası iş birliğine dayalı birlikte kullanım modelinin güçlendirilmesi ve kamu hizmetinin kompleks sağlık tesislerinde akamete uğramadan sürdürülmesi amaçlanmaktadır.

Madde 26 Yorum:

İlgili düzenleme her ne kadar Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumuna bağlı sağlık tesisleri ile üniversitelerin tıp ve diş hekimliği alanında lisans ve uzmanlık eğitimi veren kurumlar arasında birlikte kullanılan sağlık tesisinde görev yapan personelin özlük ve disiplin işlerini takip etmek amacıyla “Hastane Koordinasyon Kurulu” oluşturulmasını içerse de ilgili maddede, kurulun görevlerinden birinin disiplin cezası gerektiren fiilleri tespit etmek ve bildirmek olduğundan bahsedilmiştir. Hastane Koordinasyon Kurulu’nun kurulması ve disiplin cezası gerektiren halleri tespit etmesi ve bildirmesi ile görevlendirilmesiyle, kurulun bulunduğu kurumlarda görev yapan hekimler için adeta bir disiplin amirliği kurulunun kurulduğu, hekimler üzerinde bir baskı aracı yaratılmaya çalışıldığı görülmektedir.

DİĞER DEĞİŞİKLİKLER

1.) Madde 4

Madde 4 Teklif :

1219 sayılı Kanunun EK-3 sayılı çizelgenin 38 inci satmndan sonra gelmek üzere aşağıdaki satır eklenmiş, sonraki satırlar buna göre teselsül ettirilmiş ve mevcut 44 üncü satmn ikinci sütununa “Acil Tıp” ve üçüncü sütununa “3 yıl” ibaresi eklenmiştir. “39- Sosyal Pediatri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları 3 yıl”

Madde 4 Gerekçe :

Tıpta Uzmanlık Kurulunun 19/12/2019 tarihli ve 1451 sayılı karan ile “çocuk sağlığı ve hastalıkları” ana dalına bağlı “sosyal pediatri” uzmanlık yan dalının ihdas edilmesinin uygun olacağı ve Tıpta Uzmanlık Kurulunun 28/12/2023 tarihli ve 2440 sayılı karan ile acil tıp ana dal uzmanlarının yoğun bakım yan dal uzmanlığı yapabilmesinin faydalı ve gerekli olduğu tavsiye edilmiştir. Maddeyle, Tıpta Uzmanlık Kurulunun mezkûr kararlan doğrultusunda bilimsel ve tıbbi kriterler ile kamu yaran gözetilerek 1219 sayılı Kanunun EK-3 sayılı çizelgesi bu yönde değiştirilmektedir.

Madde 4 Yorum:

Tıpta Uzmanlık Kurulunun 28/12/2023 tarihli ve 2440 sayılı karan ile acil tıp ana dal uzmanlarının yoğun bakım yan dal uzmanlığı yapabilmesinin faydalı ve gerekli olduğu tavsiye edilerek acil tıp ana dal uzmanlarının yoğun bakım yan dal uzmanlığı yapabilmesinin önü açılacağından lehe bir değişiklik olduğu söylenebilir.

2.) Madde 17

Madde 17 Teklif:

28/3/1983 tarihli ve 2809 sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununun ek 158 inci maddesinin beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Üniversite, Sağlık Bakanlığına bağlı eğitim ve araştırma hastaneleriyle 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun ek 9 uncu maddesi çerçevesinde birlikte kullanım protokolleri yaparak sağlık uygulama ve araştırma faaliyetlerini yürütür. Üniversitenin birlikte kullanım protokolü imzaladığı eğitim ve araştırma hastaneleri, aynı zamanda Üniversitenin uygulama ve araştırma merkezi statüsü kazanır. Üniversite öğretim elemanı kadrolarından birlikte kullanılan eğitim ve araştırma hastanelerine tahsis edilecek akademik kadroların dağılımı ve nitelikleri Sağlık Bakanlığınca belirlenir. Bu kadrolara Öğretim üyelerinin atamaları üniversite tarafından Sağlık Bakanlığının uygun görüşü alınarak yapılır. Öğretim elemanları ile 3359 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesine göre eğitim ve araştırma faaliyetlerinin yürütülmesi ile sağlık hizmeti sunumu için sözleşme imzalanabilir. Üniversitenin birimlerine tahsis edilecek öğretim üyesi norm kadro sayısı. Rektörün önerisi ile Yükseköğretim Kurulu tarafından tespit edilir.”

Madde 17 Gerekçe :

Anayasa Mahkemesinin 1/6/2023 tarihli E.2021/5, K.2023/109 sayılı karan ile 28/3/1983 tarihli ve 2809 sayılı Yükseköğretim Kurumlan Teşkilatı Kanunu’nun ek 158 inci maddesinin beşinci fıkrasının “Üniversiteye tahsis edilen öğretim eleman kadrolarının nitelikleri ve dağılımı, birlikte kullanılan eğitim ve araştırma hastanelerinin eğitim birimleri, ihtiyacı ve nitelikleri dikkate alınarak, Üniversite ve Sağlık Bakanlığınca müştereken belirlenir.” şeklindeki üçüncü cümlesi ile aynı fıkranın “Öğretim elemanı ile 3359 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesine göre sözleşme imzalanır. Sözleşmenin feshi veya süresinin sona ermesi hâlinde öğretim elemanı, Üniversitenin Bakanlıkla birlikte kullanım protokolü imzaladığı diğer hastanelerle de yeniden sözleşme yapabilir veya üniversitenin görevlendireceği birimlerde ve hizmetlerde çalıştırılır.” şeklindeki dördüncü ve beşinci cümlelerinin iptaline ve iptal kararının, Resmî Gazetede yayımlandığı 18/10/2023 tarihinden başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. Maddeyle, iptal kararının gerekçesi dikkate alınarak düzenleme yapılmakta ve Sağlık Bilimleri Üniversitesine tahsis edilecek tüm kadroların nitelikleri ve dağılımının belirlenmesi yerine sadece birlikte kullanılan hastanelerle sınırlı olarak akademik kadroların dağılımı ve niteliklerinin Sağlık Bakanlığınca belirlenmesi öngörülmektedir. Nitekim bu kapsamda söz konusu kadrolara öğretim üyelerinin atamaları Sağlık Bakanlığının uygun görüşü alınarak Sağlık Bilimleri Üniversitesi tarafından yapılacaktır. Böylece birlikte kullanımın amacına uygun olarak kamu hizmetinin etkin ve verimli olarak sunulması mümkün olabilecektir. Yine kararda, öğretim elemanlarının kendi üniversitelerinden başka bir kamu idaresiyle sözleşme yapmaya mecbur kılınmasının bilimsel özerklikle bağdaşmadığı gerekçesine yer verildiğinden metin, bu mecburiyete son verilerek “sözleşme imzalanabilir” şeklinde düzenlemiştir.

Madde 17 Yorum: Öğretim elemanları ile 3359 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesine göre eğitim ve araştırma faaliyetlerinin yürütülmesi ile sağlık hizmeti sunumu için sözleşme imzalanabilmesinin lehe bir düzenleme olduğu söylenebilir.

3.) Madde 22

Madde 22 Teklif:

10/7/2003 tarihli ve 4924 sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1’inci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “27.000’i” ibaresi “36.000’i” şeklinde değiştirilmiştir.

Madde 22 Gerekçe:

Eleman temininde güçlük çekilen yerlerde personel istihdamım teşvik etmek. Devlet hizmeti yükümlülük süresini tamamlayan tabip ve uzman tabiplerin bulundukları yerde hizmete devam etmelerini teşvik ederek kamu sağlık hizmetlerinde devamlılığı sağlamak gayesiyle sözleşmeli pozisyon sayısı artırılmaktadır.

Madde 22 Yorum:

Sözleşmeli hekimlere tanınan pozisyon sayısı 27.000’den 36.000’e çıkarılmıştır. Ancak sözleşmeli kadro adaletsizliğine çözüm olmaktan uzaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

×